PULSAR |
Aslında köpeğimiz, bebeklik ve ilk gençlik günlerini yaşlı bir adamın yanında geçirmiş, çok sevdiği bu adama bekçilik ve yoldaşlık etmiştir. Ancak yaşlı sahibinin ölümüyle açıkta kalmış, daha sonra ona sözde sahip çıkan yakın akrabaların elinde eziyet dolu günler geçirmiş, sonunda onların elinden kaçarak özgürlüğünü ilan etmiştir. Ve bu arada sokaklarda oldukça zorlu günler geçirmiştir.
Küçük Çağlar'la parkta ilk karşılaşmalarında, boynunda ve ayaklarında yara izleri vardır. Çağlar onunla yakından ilgilenir, yaralarını sarar, karnını doyurur ve böylece aralarında derin bir dostluk oluşur. Çağlar'ın en büyük dileği bir köpeğe sahip olmaktır; ancak ailesi asla evde köpek istememektedir. Ama Pulsar, ne yapar eder, yardımsever ve sıcak halleriyle kendini bu yuvaya kabul ettirir.
Tabii evde en iyi Çağlar'la anlaşır. Evin annesi Nermin, hayatı boyunca evde köpek olmasına karşı çıkmış, son derece titiz bir kadındır; bu yüzden Pulsar'la tatlı sert sürtüşmeler yaşar. Evin babası Orhan ise, Pulsar'ı çok sevmekle birlikte, onun istemeden yarattığı sorunlardan tedirginlik duymaktadır. Pulsar'ın evin kızı Tuğçe'yle ise yıldızı asla barışmaz. Köpekleri zaten sevmeyen Tuğçe, bir de sevgilisi Boğaç'ı kendisinden uzak tutmaya çalışınca, Pulsar'dan iyice nefret eder.
Pulsar, sadece evin değil, aynı zamanda mahallenin de sevgilisidir. Çünkü sadece eve değil, bütün mahalleye göz kulak olmakta, onları tehlikelere karşı uyarmakta, gerektiğinde korumakta, bazen yaşlılara yoldaşlık etmekte, bazen çocukları eğlendirmekte, hatta sabahları bakkalın önüne bırakılan ekmeklere ve sütlere bile bekçilik etmektedir. Çağlar, böyle bir köpeği olduğu için gurur duymaktadır.
0 yorum:
Yorum Gönder